İş Hukuku

Gözaltına Alınma Veya Tutuklanma Durumunda İşçi Kıdem Tazminatı Alabilir Mi?

Gözaltına Alınma Veya Tutuklanma Durumunda İşçi Kıdem Tazminatı Alabilir Mi? 4857 Sayılı Kanunu’nun 25. Maddesi “işverenin haklı nedenle derhal fesih hakkını” düzenlemiştir. Yine bu maddede ; “işçinin gözaltına alınması veya tutuklanması halinde devamsızlığın 17. Maddedeki bildirim sürelerini aşması” durumunda işverenin derhal feshetme hakkı olduğuna yer verilmiştir. Bir başka deyişle işçi söz konusu bildirim sürelerini aşacak şekilde gözaltına alındıysa

Gözaltına Alınma Veya Tutuklanma Durumunda İşçi Kıdem Tazminatı Alabilir Mi?

4857 Sayılı Kanunu’nun 25. Maddesi “işverenin haklı nedenle derhal fesih hakkını” düzenlemiştir. Yine bu maddede ; “işçinin gözaltına alınması veya tutuklanması halinde devamsızlığın 17. Maddedeki bildirim sürelerini aşması” durumunda işverenin derhal feshetme hakkı olduğuna yer verilmiştir. Bir başka deyişle işçi söz konusu bildirim sürelerini aşacak şekilde gözaltına alındıysa veya tutuklandıysa işveren bahsi geçen kanun maddesi doğrultusunda işçiyi işten çıkarabilir. İş Kanunu madde 17’ ye göre belirtilen bildirim süreleri aşağıdaki gibidir.

Kıdemi;

  • 6 aya kadar olan işçi için 2 hafta,
  • 6 ay – 1,5 yıl arası olan işçi için 4 hafta
  • 1,5 yıl – 3 yıla kadar olan işçi için 6 hafta,
  • 3 yıldan fazla kıdemi olan işçi için ise 8 haftadır.

Buna göre tutukluluk süresi işçinin kıdemine göre belirlenen ihbar sürelerini aşmışsa bu durumda işveren derhal haklı nedenli fesih hakkına sahiptir. Gözaltında veya tutuklu olduğu sürede işe devam edemeyen işçi ücretsiz izinde sayılır. İşse gelemediği sürelerde işverenden herhangi bir ücret talebi olamaz. İşe gelemediği günlerde eksik prim günü olarak SGK’ ya bildirilir.

Yargıtay içtihatlarına göre işçinin tutuklanması ila tutukluluktan firar etmesi açısından bir fark yoktur. Her halükarda bildirim sürelerini aşan bir devamsızlık varsa işveren haklı nedenli derhal fesih hakkına sahiptir.

Yukarıda yalnızca işverenin işçiyi işten çıkarma hakkından bahsedilmiştir. İşçinin kıdem tazminatını alıp alamayacağı ise suçun nerede işlendiğine göre değişmektedir. Buna göre;

  • Suç işyeri dışında işlenmişse ve iş ile alakalı değilse; 4857 sayılı İş Kanunu madde 25/3’e göre “işçiyi işyerinde bir haftadan fazla süre ile çalışmaktan alıkoyan zorlayıcı bir sebebin ortaya çıkması” olarak nitelendirilir. Böylece her ne kadar işverenin haklı nedenli derhal fesih hakkı olsa da, işveren işçiye kıdem tazminatı ödemelidir. Fakat işçi kıdem tazminatına hak kazansa da ihbar tazminatına hak kazanamaz. Konuyla ilgili hak kaybı yaşamamanız için avukat ile çalışmanız tavsiye edilir. Gaziantep te bulunan hukuk büromuzda bu konuyla ilgili hukuki destek sunmaktayız.
  • Eğer suç işyerinde işlenmişse 4857 sayılı İş Kanunu md 25/2 uyarınca “ahlak ve  iyiniyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri” başlıklı hükümde , f) İşçinin, işyerinde, yedi günden fazla hapisle cezalandırılan ve cezası ertelenmeyen bir suç işlemesi” durumunda işverene haklı nedenle iş sözleşmesini fesih imkanı tanınmıştır. Bu durumda işçi kıdem tazminatına hak kazanamaz.
  • Devlete ait bir kurumda çalışan işçi, suç teşkil eden eylemi nerede gerçekleştirirse gerçekleştirsin devlet aleyhine işlenen suç kategorisine giriyorsa, işçinin bu sebeple devamsızlığı tutukluluk halindeki fesihten farklı olarak İş Kanunu madde 25/2-g uyarınca “İşçinin işverenden izin almaksızın veya haklı bir sebebe dayanmaksızın ardı ardına iki işgünü veya bir ay içinde iki defa herhangi bir tatil gününden sonraki iş günü, yahut bir ayda üç işgünü işine devam etmemesi…” hükmüne dayanarak feshedilebileceği kabul edilmektedir. Bir diğer husus ise; işçinin işiyle alakalı olmasa bile, devlete karşı bir suç işlemesi durumunda kıdem tazminatına hak kazanamayacağı kabul edilmektedir.

 

 

Listelemeye Git