İçindekiler
Hakaret Suçu
GENEL OLARAK
Hakaret suçu TCK madde 125 ila 131 arasında düzenlenmiştir. Bu suç “şerefe karşı işlenen suçlar” kategorisinde yer alır.
Hakaret suçunda korunan hukuki yarar ; kişinin özsaygısıdır. Tüzel kişiler bu suçun mağduru olamaz, hakaret suçu ancak gerçek kişilere karşı işlenebilir.
TCK madde 125/(1) (Değişik: 29/6/2005 – 5377/15 md.) Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır. Mağdurun gıyabında hakaretin cezalandırılabilmesi için fiilin en az üç kişiyle ihtilat ederek işlenmesi gerekir.
Hakaret suçuna maruz kalan kişi teknik olarak haklarını korunması için bir ceza avukatı ile görüşmelidir. Avukat tarafından temsil edilmesi, kişinin hak mahrumiyeti yaşamaması için önemlidir.
SUÇUN UNSURLARI
a-Suçun Maddi Unsurları
aa-Fail
Kanun koyucu bu suç için özel bir faillik kriteri getirmemiştir. Dolayısıyla herkes bu suçun faili olabilir. Tüzel kişiler bu suçta fail olamazlar.
bb-Mağdur
Herkes bu suçun mağduru olabilir. Kamuoyu açısından önem arz etmeyen kişiler de hakaret suçunun mağduru olabilir. Ancak mağdurun toplum açısından saygınlığı tazminat hukuku bakımından farklı netice meydana getirir. Çeşitli nedenlerle (yaş küçüklüğü, akıl hastalığı vs.) kendisine yöneltilen hakareti idrak edemeyen , anlayamayan kişilerde bu suçun mağduru olacaktır.
TCK madde 126’ya göre; Hakaret suçunun işlenmesinde mağdurun ismi açıkça belirtilmemiş veya isnat üstü kapalı geçiştirilmiş olsa bile, eğer niteliğinde ve mağdurun şahsına yönelik bulunduğunda duraksanmayacak bir durum varsa, hem ismi belirtilmiş ve hem de hakaret açıklanmış sayılır.
Ölümle kişilik son bulduğundan , ölüler hakaret suçun mağduru olamazlar. Ancak kanunda “kişinin hatırasına hakaret “ şeklinde özel bir başlığa yer verilmiştir. Buna göre;
- Bir kimsenin öldükten sonra hatırasına en az üç kişiyle ihtilat ederek hakaret eden kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır. Ceza, hakaretin alenen işlenmesi halinde, altıda biri oranında artırılır.
cc-Eylem
Somut fiil veya olgu isnat edilerek işlenebileceği gibi sövmek suretiyle de işlenebilir. Burada önemli olan eylemin; kişilerin onur , şeref ve saygınlığını hedef almasıdır. Tanrısal ceza dileme, bedduanın hakaret olup olmadığı hususunda Yargıtay’ın farklılık arz eden kararları mevcuttur.
Hakaret suçu kasten işlenebilen bir suçtur.
TCK m.131/f.1’e göre “Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı işlenen hariç; hakaret suçunun soruşturulması ve kovuşturulması, mağdurun şikayetine bağlıdır.”
TCK m. 131/f.2’ye göre “Mağdur, şikayet etmeden önce ölürse, veya suç ölmüş olan kişinin hatırasına karşı işlenmiş ise; ölenin ikinci dereceye kadar üstsoy ve altsoyu, eş veya kardeşleri tarafından şikayette bulunulabilir.”
SUÇUN NİTELİKLİ HALLERİ
Hakaret suçunun;
- a) Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı,
b) Dini, siyasi, sosyal, felsefi inanç, düşünce ve kanaatlerini açıklamasından, değiştirmesinden, yaymaya çalışmasından, mensup olduğu dinin emir ve yasaklarına uygun davranmasından dolayı,
c) Kişinin mensup bulunduğu dine göre kutsal sayılan değerlerden bahisle,
İşlenmesi halinde, cezanın alt sınırı bir yıldan az olamaz.
(4) (Değişik: 29/6/2005 – 5377/15 md.) Hakaretin alenen işlenmesi halinde ceza altıda biri oranında artırılır.
(5) (Değişik: 29/6/2005 – 5377/15 md.) Kurul hâlinde çalışan kamu görevlilerine görevlerinden dolayı hakaret edilmesi hâlinde suç, kurulu oluşturan üyelere karşı işlenmiş sayılır. Ancak, bu durumda zincirleme suça ilişkin madde hükümleri uygulanır.
SUÇUN DAHA AZ CEZAYI GEREKTİRİR NİTELİKLİ HALLERİ
-TCK madde 129’a göre;
Haksız fiil nedeniyle veya karşılıklı hakaret
(1) Hakaret suçunun haksız bir fiile tepki olarak işlenmesi halinde, verilecek ceza üçte birine kadar indirilebileceği gibi, ceza vermekten de vazgeçilebilir.
(2) Bu suçun, kasten yaralama suçuna tepki olarak işlenmesi halinde, kişiye ceza verilmez.
(3) Hakaret suçunun karşılıklı olarak işlenmesi halinde, olayın mahiyetine göre, taraflardan her ikisi veya biri hakkında verilecek ceza üçte birine kadar indirilebileceği gibi, ceza vermekten de vazgeçilebilir.